AKÇAABAT’TA ZAMAN
Billur bir fanusta saklıdır zaman
Hatıralar kalbe vermiyor aman
Çınarın gölgesi saklar elemi
Koyulaşır birden sohbetin demi
Ak Cami avlusu manaya bakar
Gönül göklerinden yıldızlar akar
Ruhu dinlendirir suların sesi
İklimlere hayat verir nefesi
Göklerin yangını akseder suya
Akçaabat umut, gördüğüm rüya
Aynalara yansır geçen zamanın
Gözbebeklerimde büyür her anın
Tarihin gül yüzü, asil soylusun
Gökçe suretlisin, selvi boylusun
Ayın on dördüsün mavi gecede
Büyürsün, büyürsün her bir hecede
Yüreği yaralar şehla gözlerin
Muhabbet mülkünü yakar sözlerin
Orta Mahallede zaman yekpare
Aşk nağmesi olup sunulur yâre
Silinmez izleri geçmiş zamanın
Tabiri muhayyel tatlı rüyanın
Hüzün coğrafyamı dağlar hasretin
Gözümün önünden gitmez suretin
Güvercinler konar pervazlarına
Düşler yorgan olur ayazlarına
Ayın huzmeleri değerken suya
Sargana’da zaman dalar uykuya
Gurbette her gece dirilir sevdan
Uyan şehrin ruhu derin uykudan
M.NİHAT MALKOÇ