Drago Gabric,futbola 7 yaşında başladı. Babası Hajduk Split'le Şampiyonlar Ligi'nde kalecilik yapmış olan Toncı Gabric... Split'in altyapısına da o yazdırmış Drago Gabric'i. Ölümden başka korkusu yok. O'nun gelmesiyle sol tarafımızı Hırvat'lara teslim ettik. Split'le Trabzon'un birbirine çok benzediğini, iki şehrin de düşük nüfuslu bir deniz kenti olduğundan bahsediyor. Yemeklerimiz biraz baharatlıymış ama alışmış. Hızlı ve teknik kapasitesinin iyi olduğunu, Hüseyin Avni Aker Stadyumu'nun atmosferini beğendiğini, idolünün ise Darijo Srna olduğunu belirtiyor. Henüz ligi yakından tanımadığı için sorularımız daha çok kendisiyle ilgili oldu. İşte Drago Gabric'in sorularımıza verdiği cevaplar:
Öncelikle Trabzonspor'a hoşgeldin. Bize biraz kendinden bahseder misin?
Futbolcu kariyerim tek bir kulübe odaklı olduğu için hayli kolay. 7 Yaşında Hajduk Split'in alt yapısına yazıldım ve buraya gelene kadar orada oynadım. Yaklaşık 15 yıl Hajduk Split'in formasını giydim ve şimdi buradayım. Kişilik olarak ise beni en iyi Cale'ye sorabilirsiniz? Kendimi anlatmam pek doğru olmaz...
Futbolculuğun babandan mı geliyor?
Tek sebebi bu değil ancak babamın büyük bir etkisi olduğu bir gerçek. Ben çok küçükken Şampiyonlar Ligi'nde Hajduk Split'te kaleci olarak oynadığı yılları hatırlıyorum. Maçlarını izlerdim babamın. Bunun etki oldu tabi ki benim futbolu bu kadar çok sevmeme. Babam futbola olan bu hevesimi anlayınca kendisi Hajduk'un altyapısına kaydettirdi beni. Futbol maceram işte böyle başladı. Yani babam tek sebep değildi ancak hayli etkili oldu. Evde sürekli futbolun konuşuluyor olması futbola başlamam için etken olan diğer bir nedendi.
Kariyerine etki eden önemli bir isim var mı?
Tek bir isim söylemek diğerlerine haksızlık olur. Hajduk'un altyapısındaki bütün çalıştığım antrenörlerden birşeyler almaya çalıştım. Hepsinin bana katkısı olmuştur. Ama tek bir isim söyleyemem. Hepsinin benim üzerimde emekleri var.
İlk kez Hırvatistan dışında hatta Hajduk dışında bir kulüpte oynuyorsun. Başka bir kulüp ve ülke deneyiminin olmaması sana sıkıntı yaşatıyor mu?
Burada ben çok fazla zorluk yaşamıyorum çünkü burası bana aşina olduğum bir yer gibi görünüyor. Bunda takım arkadaşlarımın bana yardımcı olmasının etkisi de var. Bir de kendi ülkemle Türkiye arasında fark olmadığı için kendimi rahat hissediyorum. Hatta günden güne kendimi daha rahat hissediyorum. Buradaki süreç benim için sancılı geçmedi.
Split'le Trabzon'u karşılaştırabilir misin? Ne gibi benzerlikler ya da farklılıklar var sana göre?
Çok büyük benzerlikler var iki şehir arasında. Split da burası gibi 350 bin nüfuslu bir deniz kenti. Buradaki taraftarlar nasıl fanatiklerse Split'teki taraftarlar da aynen öyle. Çünkü Split'te insanların en büyük uğraşı, şehrin takımı olan Hajduk'la yatıp kalkmak. Bütün enerjilerini oraya aktarıyorlar. Burada da benzer bir durum hissediyoruz.
Yemekler konusunda sorunun var mı?
Buradaki yemekler biraz baharatlı. Onun dışında benzerlikler var. Hırvatistan plajları daha fazla olan turistik bir yer. Orada biraz daha fazla hava açık. Bunun dışında herşey birbirine çok benziyor.
Cale bize ailesinin Sırplar'la yapılan savaştan etkilendiğini ve bir çok yakınını kaybettiğinden bahsetmişti. Senin ailende ya da yakınlarında savaştan etkilenen var mıydı?
Şükür ediyorum ki ailemden savaşa kimse gitmemişti.
Korkuların var mı peki?
Korkum yok. Sadece ölmekten korkuyorum. Sakatlık olabilecek birşey. Çünkü hayatın içinde olan birşey. Ama ölmekten korkuyorum gerçekten.
Yapmaktan hoşlandığın şeyler var mı?
Futbolun dışında bir çok spor dalıyla uğraşmayı seviyorum. Trabzon'a henüz yeni geldim. Burada fazla birşey yapmadım ancak Split'teyken tenis oynuyordum. Arkadaşlarımla birlikte yürüyüşe çıkıyordum. Basketbol oynamayı çok seviyorum.
Özel bir yeteneğin var mı? Örneğin bir enstrüman çalabiliyor musun?
Sadece play-station oynayabiliyorum. Bunun dışında özel bir yeteneğim yok. Bütün oyuncular gibi ben de play-station oynamayı seviyorum.
Geçmişte yaşadığın herhangi birşeyden pişmanlık duydun mu?
Geçmişe yönelik herhangi birşeyi değiştirmek istemezdim. Geçmişimden pişmanlık duymadım. Bugüne kadar olan yaşamımdan hayli memnunum.
Bize biraz ailenden bahseder misin peki? Kalabalık bir aileye mi sahipsin?
İkiz kız kardeşim ve bir de erkek kardeşim var.
Bugüne kadar Trabzonspor'da iyi oyuncular da oynadı sol kanatta. Lee Young ve Romaschenko gibi iyi futbolcularımız da oldu. Ancak bir türlü istikrar sağlayamadılar. Sen bu mevkide istikrar yakalayabileceğine inanıyor musun?
Kesinlikle inanıyorum. Zaten buna inanmasaydım buraya gelmezdim. Oyun karakterimi ve zihniyetime güvendiğim için buraya geldim. Burada istikrarlı olabileceğimi düşünüyorum.
Cale'nin arkada, senin de önde olduğunu düşünürsek Trabzonspor'un sol tarafı Hırvatlara emanet olmuş durumda. Bu konuda ne düşünüyorsun?
İşin şakası bir yana bu bizim için iyi bir avantaj olacak. Aramızda iyi anlaştığımız için pas alıp vermede ve uyumlu bir oyun ortaya koymakta faydalı olacaktır. Hem Cale, hem ben hem de Trabzonspor için bu durum iyi olacaktır.
Buraya gelmeden önce mutlaka Cale ile konuşmuşsundur. Sana Trabzon ve Trabzonspor hakkında neler anlattı. Buraya gelmende etkili olan başlıklar neydi?
Özellikle taraftarların sürekli oyunda kalarak takımlarını desteklediklerini bana söyledi. Taraftarların verdikleri tepkilerin ateşleyici olduğunu söyledi. Kulüp organizasyonlarının üst düzeyde olduğunu anlattı. Buranın oynamaya ve denemeye değer bir yer olduğunu bana iletti.
Hajduk Split'le Trabzonspor'u karşılaştırabilir misin?
Taraftarları anlatmama gerek yok. Çok fanatikler ve bu durum hem Hırvatistan'da hem de Avrupa'da bilinen birşey. Hajduk Hırvatistan'ın önde gelen bir kaç kulübünden biri. İşin gerçeği son bir kaç yıldır şampiyon olamıyorlar. Bu durum sıkıntılara neden oldu ve organizasyon düzeyinde de bir gerileme yaşandı orada. Burada ise çeyrek yüzyıldır şampiyon olunamıyor ve kulüp hala Türkiye'nin önde gelenleri arasında. Bu kulüp için iyi bir durum.
Zagrep'le Split'in arasındaki rekabete baktığınızda Trabzon'un İstanbul ekiplerine karşı varoluşunu görmek mümkün? Böyle bir benzetme yapabilir misin?
Şöyle bir durum var. Zagrep'le Split, Hırvatistan futbolunda ayrı bir yerdeler ve diğer takımların onlara yaklaşması pek mümkün görünmüyor. Zagrep'le Split arasında farklılıklar var. Zagrep öncelikle başkent. Büyük bir kent ve yoğun bir nüfusa sahip. Bunun sağladığı avantajları var. Split biraz kıyıda köşede kalmış bir şehir ve Hajduk da Split'in takımı. Yani Split'i Trabzon'a benzetebiliriz bu anlamda.
Hırvatların efsane futbolcusu Zvonimir Boban'ın yaptığı ve savaşın başlangıcı olarak kabul edilen hareketi nasıl değerlendiriyorsun?
Boban yıllarca Milan'da oynamış çok çok üst düzey bir futbolcu. Her ne kadar savaşı başlatan bir hareket olarak sembol olsa da bizim için çok önemliydi. Boban'ı futbolcu olarak da çok beğeniyorum. Tekniği çok üst düzeyde olan bir oyuncu. Hepimiz ona büyük saygı duyuyoruz.
Geçen sezon oynanan, Cale'nin de katıldığı kolbastı gösterilerini izleme fırsatın oldu mu?
Videoda gördüm. Umarım ben de görürüm ve çokça oynama fırsatım olur.
Futbol karakterinden bahsedebilir misin?
Burada açıklama yapması gereken teknik direktörün kendisi ama benim söyleyebileceğim hızlı bir oyuncu olduğum. Sol ayağımı iyi kullanıyorum. Özellikle orta konusunda iyi olduğumu düşünüyorum. Genç olduğum için bunun oynadığım takım için avantaj olacağına inanıyorum.
Türk futbolu hakkında neler biliyorsun?
Türkiye Ligi hakkında epeyce bir bilgim var. Geçen yıl özellikle takip ediyordum. Beşiktaş'ın şampiyon olduğunu biliyorum. Bazı oyuncuları biliyorum. Hırvat oyuncuları takip ediyordum.
Peki Trabzonspor tarihiyle ilgili neler biliyorsun? Hiç araştırma fırsatın oldu mu?
İlginç birşey öğrendim. Buna araştırma yaparken rastladım. Hajduk'un şimdiki maçlarını oynadığı stadı 1979-80 sezonunda açılmıştı. Bu stadın açılış maçında Hajduk Trabzonspor'a karşı oynamış.
Takım içindeki uyumu nasıl buldun?
Öncelikle çok insalcıllar. Bana da baştan beri böyle yaklaştılar. Bu benim çok hoşuma giden birşey. İş maça geldiğinde o ruh halinden tamamen çıkıyoruz. O gülüşmeler gidiyor ve yüzlerde ciddi bir ifade beliriyor. Mutlak bir konsantrasyonun getirdiği birşey bu. Bu ikisi arasındaki ayrımı takımın yapabilmesi ve bunu çekip çevirebilmesi benim de hoşuma gidiyor.
Oynadığın mevkiye bakıldığında çok fazla alternatifin yok. Bu durum Trabzonspor'a gelmene yardımcı oldu mu?
Bir kaç maçta bazen Alanzinho, bazen de Engin'i bu pozisyonda oynarken gördüm. Bu durum rekabet yaratabilir. Benim istediğim de rekabet. Rekabet takım için her zaman iyidir. Tek adam pozisyonunda olmak hoşuma gitmez.
Bir idolün var mı?
Milan Rapaic ve Darijo Srna. İdolüm olarak Srna'nın ismini rahatlıkla verebilirim. 33 Numara giymemin nedeni de O.
Şuan sana göre dünyanın en iyi oyuncusu kim?
Messi.
Hırvatistan Milli Takımı önce Belarus ardından da İngiltere ile oynayacak. Sen de milli takım geniş kadrosuna davet edildin ve İngiltere maçı sizin için ayrı bir anlam ifade edecek. Neler söyleyeceksin İngiltere müsabakasıyla ilgili?
Şuanda Ukrayna ile aynı puana sahibiz ve gruptan çıkma şansımızı oldukça zora soktuk. İngiltere maçı bizim için tabi ki ayrı bir anlam taşıyor. Çünkü biz onları önce Wembley'de yendik. Sonra 2008'de Avrupa Şampiyonası'ndan eledik. Sonra tabiri caizse onlar geldi ve bizi adeta kendi evimizde dağıttılar. Bu iki maçtan sonra onlarla yeni bir rövanş oynayacağız.
2008 Avrupa Şampiyonası'nda Türk Milli Takımı ile Hırvatistan arasında oynanan ve 4-2 Türkiye'nin üstünlüğü ile sona eren maç hakkında neler söyleyebilirsin?
O maç çok farklıydı. İnanılmaz bir iki dakika yaşadık. Şok olmuştuk adeta. Ülkemdeki insanlar ciddi şekilde üzüldüler. 2-3 gün boyunca o maçın etkisinden kurtulamamıştık.
Hüseyin Avni Aker Stadı'nda olduğunda neler hissettin ve son olarak söylemek istediklerin neler?
Atmosfer gerçekten çok iyi. Sürekli takımın arkasında olan bir taraftar var. Bu atmosferi etkileyici buluyorum ve burada başarılı sonuçlar alacağımız maçlar için sabırsızlanıyorum.
Kaynak: Trabzonspor Dergisi
Futbolcularımız & Futbolculara Özel Fan Clubler
Konu: Gabric Hakkında Herşey, Drago Gabric Hakkında Tüm Bilmek İstedikleriniz (Okunma sayısı 4524 defa)