Düştüm yine yollara umutsuzca…
Yollar bir yaklaştırır seni bana,
Bir de uzaklaştırır durmadan sonsuza.
Sevemedim ben bir türlü vedaları.
Gideceksen eğer bana veda etme ne olursun.
Al bana getirdiğin ne varsa ve tek kelime etme.
Bu sefer temelli gidiyorsun anlaşılan,
Yaşanan o güzel günlere ve sevdaya rağmen…
Senden uzakta bir geceyi yaşıyorum.
Yıldızlar ayna gibi görünüyor inadına,
İnadına parlıyorlar gidişine rağmen.
Giderken yıldızları da götürseydin ya.
Onları da alsaydın ya hayatımdan ve sensiz gecelerimden.
Ben geceleri gökyüzüne umudu görmek için bakardım…
Bundan böyle geceleri arayacak umudum yok gayri.
Sensiz geçecek bu zindan karası geceler.
Güneş ne zaman doğacak kim bilir?
Sen hep sorardın bana neden eski sevdalara hayranım diye.
O sevdalara yanla karışmaz, ihanet ise asla düşünülmezdi.
Hoş, sen ne yalan söyledin bana, ne de ihanet ettin.
Senin adına başkaları yalan söyledi bana.
En temiz duygularımı bir günahın tenhasında kirlettiler.
Bu yüzden kızgınım ve düşmanım İstanbul’a…
Eskiler vefalıdır sevdiklerine benim gibi.
Onlar ne kadar uzakta olurlarsa o kadar yakındırlar aslında.
Göz görmez ama daha da eskilere inat gönül katlanırdı.
En çok yakamozu özlüyorum biliyor musun?
Yakamoz aşkın tam tarifidir bence…
Yakamoz denize veya suya varan ayın ışığıdır,
Sen deniz olursun, benim karşılıksız sevdam ise bir yakamoz.
Bu yakamoz ışığını aşktan alır, aşk ise Hakk’tan.
Bu sevda bana bir lütuftur aslında ardında bir gerçeği gizleyen.
Her sevda ise bir davettir aslında özden gelen ve oraya beklenen.
Çekilen acıların da bir kutsi sebebi vardır elbet.
Acılar artıkça sen o acıyı, derdi sana verene yönelirsin.
Artık sevdiğin dualarının vazgeçilmez parçası olur sen farkında olmadan.
Yönelişin geçici olmasın diye o sevda sana nasip edilmez…
Biliyorum sevdiğim uzun bir süre daha uzak kalacağız.
Belki de yazgıların en hayırlısı da budur… Bilinmez…
Bildiğim vuslata sabırla ulaşılır, sabır ise boyun eğmeyi affetmez.
Sabrın adı mücadeledir, sabrın adı yakıcı beklemek, vazgeçmemektir.
Kaderim az da olsa benim ellerimde…
Bana düşen beklemek, yansak da binlerce kez.
Bana düşen mücadele etmek, kanasa da yüreğimiz milyonlarca kez…
Huzur Içinde Ellerimi Kavuşturuyorum,
Ve Bekliyorum...
Rüzgara Gelgite Ya Da Denize Aldirmiyorum...
Zamana Ya Da Kadere Isyan Etmiyorum...
Bana Ait Olan Bana Gelecek Biliyorum...