Yapayalnız kaldım bu şehirde
Huzursuz ve mutsuz
Birazda uykusuz
Perişan bir haldeyim
Kırık dökük bir harabe misali,
Dipsiz kuyularına düştüm bu şehrin
Bunaltıcı sinsi havalarını soludum
Büyüdükçe büyüdü gözümde eşyalar
Geldikçe geldi herşey üstüme
Katmer katmer yığıldı sensizlik sancısı
Kıvrandırıp attı bir köşeye
Vurdukça vurdu bu şehir sensizlik kamçısını
Acımadı bir türlü halime
Kolum kanadım kırık
Adım atacak mecalim yok
Kanadıkça kanayan yüreğim
Seni düşünen beynim
Kendini unutmuş ruhumla birlikte
Döküldükçe dökülüyor sensizlik yağmurları
Vurdukça vuruyor şimşekler içime
Meğer ne çok sevmişim seni
Sırılsıklam takatsizce boğuluyorum
Aklımdan çıkmak bilmiyorsun bir türlü
Kendimi bile düşünemez oldum
Yaşamayı bilmiyorum sensiz bir türlü
Meğer ne çok bağlanmışım sana
Nefesinmiş ruhuma bahar getiren
Gülüşünmüş benliğime huzur bahşeden
Sesinmiş bucana hayat veren
Yanı başınmış mutluluğun adresi
Meğer ne çok sevdirmişsin kendini
Şimdi hayalinle avunuyorum
Sensizliğin yitik neşesinde
Umutsuzca kavuşmayı bekliyorum...
Alıntı