Gönderen Konu: DİRİLEN ŞEHİT  (Okunma sayısı 1830 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı USTAD

  • Paylaşımcı Üye
  • ****
  • İleti: 204
  • Rep Puanı: +19/-0
  • NOKTA KADAR MENFAAT İÇİN VİRGÜL KADAR EĞİLME
DİRİLEN ŞEHİT
« : Mayıs 15, 2007, 12:50:25 ÖS »
Sevgili Peygamberimiz "şehidliğin" üstünlüklerini anlatıyorlardı. Buyurdular ki:

(Kıyamet gününde şehidler, "Mahşer Yerine" gelirken; orada bulunan Peygamberler ayağa kalkarlar.. Onlar; çocukları, akraba ve dostlarından 70.000 kişiye şefaat ederler (Cehennemden kurtarırlar)....)

Bu sözleri işiten "Nevfel" ismindeki sahabe, iki oğlu ile hanımını oraya getirdi.

- Yâ Resûlallah! Bir dua etmek istiyorum. Siz de "amin" der misiniz? diye sordu.

Peygamber Efendimiz kabul ettiler. Bunun üzerine Nevfel:

- Yâ Rabbi, Nevfel kuluna, "şehidlik" nasib eyle!.. duasında bulundu.

Hazret-i Ali'nin bildirdiğine göre; ilk Gazâ'da (savaşda) Nevfel, gerçekten şehid oldu...

Gazadan sonra Allahın Resulü ve arkadaşları Medine'ye dönüyorlardı.

Kadınlar, çocuklar ve ihtiyarlar, karşılamaya çıktılar. Hepsi sevinç içindeydiler.

Nevfel'in hanımı, çocukları ve ihtiyar annesi karşılacılar arasındaydı.

- Gazanız mübarek olsun Yâ Resûlallah Nevfel'in hali nicedir?... diye sordular.

Merhametli "Efendimizin" gözleri nemlendi. Şehidlik haberini vermeğe mübarek kalbleri dayanamadı. Elleriyle arka tarafı işaret buyurup, geçtiler..

Arkadan Hazret-i Ali geliyordu. Nevfel'in yakınları, O'na sordular... "Allahın Arslanı" yanında yürüyen Hazret-i Ammar'a:

- Şehidlik haberini ben de veremiyeceğim. Yürü gidelim dedi.

Eliyle arka tarafı işaret etti.

Sonra Hazret-i Ömer geliyordu. "Büyük" Ömer de, aynı şekilde hareket etmek zorunda kaldı...

Daha sonraki Hazret-i Osman da başka türlü yapamadı. Eliyle, arka tarafı işaret edip, geçti...

En sonra gelen Ebu Bekir hazretleriydi. Yanında "Muaz bin Cebel" bulunuyordu. Geride Hazreti Zübeyr' den başka kimse kalmamıştı.

Nevfel'in yakınları son ümitle, Sevgili Peygamberimizin en aziz arkadaşına yaklaştılar. Aynı şeyleri sordular.

Hazret-i Ebu Bekir kendi kendine düşündü:

"- Yâ Rabbim... Ne kadar zor durumdayım. Eğer doğru söylersem, mahzun kalbleri, daha fazla üzmüş olacağım. Bunu yapmaktan, Sevgili Peygamberimiz bile çekindiler... O'na nasıl, aykırı davranabilirim. Fakat yalan da söyleyemem.

Sen bana öyle bir şey ilham et ki, bu gariblerin yüreği, daha fazla yanmasın Allahım"...

Peygamber Efendimizin doğru sözlü dostu "Sıddîk," bütün kalbiyle,

- Yâ Allah..! Ya Nevfel...! diye "Ah" çekerek inledi.

İşte o sırada, yaydan fırlamış ok gibi "bir atlı" yıldırım hızıyla yanlarına yetişti.

- Buyur Yâ "Sıddîk"... Beni mi çağırdın. Ey Allah Resulünün sevgilisi? diye sordu. Bu atlı Nevfel'den başkası değildi.

Bütün Eshâb-ı kiram, hayrette kaldılar.

Sonra Cebrail aleyhisselâm isimli melek göründü. Peygamber Efendimize şunları söyledi.

-Yâ Resûlallah... Hak teâlânın selamı var...

(Eğer "Peygamberin Mağara Arkadaşı" Sıddîk, bir kere daha "ALLAH" deseydi; "Yüceliğim" hakkı için, bütün şehidleri diriltirdim. Çünkü, Ebu Bekir adlı kulum; cahiliye devrinde "İslâmiyetten önce bile, hiç yalan söylememiştir" buyurdu.

Ebu Bekir'in yalancı çıkarılmaması için, Nevfel'i Cenâb-ı Hak diriltti... Nevfel bundan sonra, nice yıllar daha yaşadı.

Nihayet duası kabul olundu. "Yemame" çenginde şehidlik şerbetini içti.
MÜSLÜMANIM TÜRK ÜM TRABZON LUYUM BUNDAN ÇOK ŞEREFLİ ÇOK GURURLUYUM.

Çevrimdışı yavuz_

  • Premium Üye
  • *******
  • İleti: 3883
  • Rep Puanı: +78/-0
Ynt: DİRİLEN ŞEHİT
« Yanıtla #1 : Mayıs 15, 2007, 12:55:07 ÖS »
teşkler USTAD. ellerine sağlık. Allah razı olsun. .,.P

SEVEN SEVDALİSİNA BÜTÜN ÖMRÜNİ ADAR
KIZ SEVECEĞUM SENİ SON NEFESUME KADAR

Çevrimdışı USTAD

  • Paylaşımcı Üye
  • ****
  • İleti: 204
  • Rep Puanı: +19/-0
  • NOKTA KADAR MENFAAT İÇİN VİRGÜL KADAR EĞİLME
Ynt: DİRİLEN ŞEHİT
« Yanıtla #2 : Mayıs 15, 2007, 01:00:45 ÖS »
Evet arkadaşlar öyleya bunca nimete şükretmek gerekiyor Allah sizlerden razı olsun
MÜSLÜMANIM TÜRK ÜM TRABZON LUYUM BUNDAN ÇOK ŞEREFLİ ÇOK GURURLUYUM.

Çevrimdışı sancakbeyi_61

  • Premium Üye
  • *******
  • İleti: 4340
  • Rep Puanı: +270/-7
Ynt: DİRİLEN ŞEHİT
« Yanıtla #3 : Mayıs 15, 2007, 07:29:34 ÖS »
teşekkürler üstad..Allah bize de nasip eylesin.
dümende ve başaltlarında insanlar vardı ki bunlar uzun eğri burunlu ve konuşmayı şehvetle seven insanlardı. sırtı lacivert hamsilerin ve mısır ekmeğinin zaferi için hiç kimseden hiçbirşey beklemeksizin bir şarkı söyler gibi ölebilirdiler....

Çevrimdışı USTAD

  • Paylaşımcı Üye
  • ****
  • İleti: 204
  • Rep Puanı: +19/-0
  • NOKTA KADAR MENFAAT İÇİN VİRGÜL KADAR EĞİLME
Ynt: DİRİLEN ŞEHİT
« Yanıtla #4 : Mayıs 15, 2007, 07:39:20 ÖS »
Amin
MÜSLÜMANIM TÜRK ÜM TRABZON LUYUM BUNDAN ÇOK ŞEREFLİ ÇOK GURURLUYUM.

Çevrimdışı hanifta

  • Bağımlı Üye
  • ***
  • İleti: 106
  • Rep Puanı: +7/-1
  • Maskeler yalnız şarkılarda düşüyor
Ynt: DİRİLEN ŞEHİT
« Yanıtla #5 : Mayıs 15, 2007, 09:55:14 ÖS »
Ruhları şad olsun tüm şehitlerimizin.biliyordum bunu ama bu kadar ayrıntısını bilmiyordum.teşekkürler paylaştığınız için.
Kanla karışık yağmurlarla
Üstümüze özgürlük yağıyor gökyüzünden
Ölmeyi öğrendim ben daha yürümeyi öğrenmeden
Mermiler düşerken biri var uzakta tetiği çeken
Katil doğmuş baba mesleği