Gönderen Konu: ADEM TUZCU  (Okunma sayısı 2406 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı bestechi

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 14
  • Rep Puanı: +0/-0
ADEM TUZCU
« : Kasım 13, 2007, 12:20:48 ÖÖ »
adem tuzcu yollarda topraktandır...insanda adlı bir albüm çıkardı tek kelimeyle harika mutlaka dinleyin sanatçımıza ve sanatımıza sahip çıkalım trabzonlu olan bu arkadaşımız trabzonluların kemençe ve yöresel müzikten başka neler yapabildiğinin en iyi ispatı bence...youtubeden adem tuzcu diye ararsanız dinleyebilirsiniz

Çevrimdışı bestechi

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 14
  • Rep Puanı: +0/-0
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #1 : Kasım 14, 2007, 03:39:33 ÖS »
haklısın ama çok dokundu bana bu arkadaşımızın adıdın sanının hiç anılmaması...çok kaliteli bir müzisyen ama bilen yok...adım özgür bu arada

Çevrimdışı karayemiş_gözde

  • *V*İ*P*
  • ******
  • İleti: 542
  • Rep Puanı: +3/-0
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #2 : Kasım 14, 2007, 07:22:51 ÖS »
hoşgeldin özgür foruma iyi eğlenceler

Çevrimdışı bestechi

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 14
  • Rep Puanı: +0/-0
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #3 : Kasım 20, 2007, 10:00:03 ÖS »
 :alkş: :alkş: :alkş: Genelde trabzonumuz hep yöresel müzikle anılır.Adem tuzcu ve zeki çağlar namlı diye 2 arkadaşımız var.branşları bağlama biri amerikada yılın müzisyeni seçildi diğeride özgün müzik alanında çok ciddi eserlere imza attı hem besteci hem enstürmanist hemde yorumcu.ama nedense biz hala popüler olan isimlerimizin peşinden sürüklenmeye devam ediyoruz.bakalım nereye kadar insanlar yaptıkları işle değil de medyatik duruşlarıyla değerlendirilecek...

Çevrimdışı bestechi

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 14
  • Rep Puanı: +0/-0
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #4 : Kasım 21, 2007, 06:13:26 ÖS »
o zaman youtubeden adem tuzcu ve zeki çağlar namlı diye arama yaparak başlayabiliriz olaya.ben genel itibarla değeri bilinmiyor dedim siz neden üzerinize alındınız ki.bu forumla ilgili böyle bir paylaşım yapmamın nedeni burda öyle bir dudum olmayacağını düşünmemdir..

Çevrimdışı §iyahinci

  • Premium Üye
  • *******
  • İleti: 20028
  • Rep Puanı: +434/-11
  • Denizin en nadide armağanı!..
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #5 : Kasım 21, 2007, 07:36:51 ÖS »




1. Adem Tuzcu - Olmesin Cocuklar
2. Adem Tuzcu - Bir Yalniz Savascinin Olümü
3. Adem Tuzcu - Senin Hasretin
4. Adem Tuzcu - Leyla - 2
5. Adem Tuzcu - Istanbul
6. Adem Tuzcu - Leyla - 1
7. Adem Tuzcu - Sitem Dolu Bir Durus
8. Adem Tuzcu - Kursun Kursun Ustüne
9. Adem Tuzcu - Nacar Kaldim
10. Adem Tuzcu - Yokluk

[youtube=425,350]R0GSKwwIkIo[/youtube]

Teşekkürler bestechi henüz tanıtım aşamasında fazla dinleyemedim ama türküleri güzele benziyor.Şimdilik bu kadar bilgi bulabildim. İlerleyen zamanlarda daha fazla yayılacağı kanaatindeyim.

Eskiden yeterdim kendime,
Artardım bile..
Şimdi ne yapsam nafile! ...
Ve
Kim demiş 'can eskimez' diye
Bu can tedirgin tende,
Can da eskimiş
Ben de..


Çevrimdışı bestechi

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 14
  • Rep Puanı: +0/-0
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #6 : Kasım 27, 2007, 12:24:45 ÖÖ »
ben iyi bir dinleyici olduğum kanaatindeyim.istanbulda yaşıyorum.Hiç anlayamadığım şey trabzonluyum denince herkesin aklına kemençeyi çok seven biri imajı doğuyor.onun için ben adem tuzcuyu ilk dinlediğimde çok beğendim.muhalif ve savaş karşıtı bir duruşu var.Adam bence ne için müzik yaptığını iyi biliyor

Çevrimdışı §iyahinci

  • Premium Üye
  • *******
  • İleti: 20028
  • Rep Puanı: +434/-11
  • Denizin en nadide armağanı!..
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #7 : Kasım 27, 2007, 07:58:12 ÖS »
Bencede arkadaşlar bu durum gereksiz. Konu kapansın bence  :hıhı:
Eskiden yeterdim kendime,
Artardım bile..
Şimdi ne yapsam nafile! ...
Ve
Kim demiş 'can eskimez' diye
Bu can tedirgin tende,
Can da eskimiş
Ben de..


Çevrimdışı bestechi

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 14
  • Rep Puanı: +0/-0
Ynt: ADEM TUZCU
« Yanıtla #8 : Nisan 28, 2008, 03:31:54 ÖS »
                                     BİR BAŞKA AÇIDAN MÜZİK

Sesin ve sessizliğin değişik aralıklarla ifade edildiği sanatsal bir form olan müzik Yunanca Mouse diye yazılıp okunan ve peri anlamına gelen bir kelimeden –ike veya –ika takısıyla türetilmiştir. Bu takılar eklendikleri kelimeye konuşulan dil anlamını kazandırır. Örneğin Elenika (Yunanca) Turkika (Türkçe) vb… Mouse ’ya eklenen –ike takısı (mousike) peri sözcüğüne perilerin konuştuğu dil anlamını verir.

Tarihteki ilk müzisyen M.Ö. 2560 yıllarında Mısır’da yaşadığı bilinen ve bir flütçü olan KUFU ANK ’tır. Kufu Ank aynı zamanda bilinen ilk besteyi o dönemde Mısır medeniyetini etkileyen bir veba salgınından etkilenerek yazmıştır. M.Ö. 2560 yılında başlayan bu serüven aynı zamanda müziğin sosyal yönünü de ortaya çıkarmıştır.

Müzik toplum bilimciler tarafından bir bölge insanının karakteristik yapısını, dini yapısını ve tarihsel sürecini araştırma esnasında kullanılabilecek güçlü argümanlardan birisidir. Çünkü toplumların acılarını ve sevinçlerini paylaşmaları insanoğlunun ilk adetlerindendir. Bu paylaşım ve etkileniş tabiatıyla müziğe de yansımış ve halklar kendilerini ifade etmenin bir aracı olarak çoğu kez müziği kullanmışlardır. Halkların tarihi gelişimlerine, coğrafik yapılanmalarına, ekonomik koşullarına ve dini tercihlerine göre müzikal manada farklılık gösterdikleri bugün bilimsel bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Yedi ana sesten çıkan milyonlarca melodiyi bu şekilde tarif etmek daha kolay olacaktır diye düşünüyorum. Çünkü insanların olaylara bakış açısındaki farklılıklar, acıyı ve sevinci yaşama biçimleri, zevk ve keyif sahibi bir yaratılmış oluşu müziğin düşünen bireyden hareketle toplumsal bir duruşun ürünü olan evrensel bir dil haline gelmesini sağlamaktadır.

   İşte müzik bu kültürel çeşitlilik içerisinde enstrüman ve beste olarak tarihsel gelişimini sürdürürken yapılan ve çalınan eserlerin herkes tarafından algılanıp yorumlanabileceği yazınsal bir dile 9.yy ’da Toskana da  (İtalya) Arezzo katedralinin rahiplerinden olan Guido adındaki bir rahip tarafından kavuşmuştur. Bir İncil metninin ilk heceleriyle oluşan notalar bugün çok küçük değişiklikler haricinde dünyanın her yerinde kullanılmaktadır.,
19. ve 20. yy da kültürler arası etkileşimin artması, dünya genelinde büyük yıkımlara ve acılara neden olan savaşlar, iletişim ve etkileşim araçlarının gelişmesine neden olurken görsel ve ses kaydıyla ilgili çalışmaları da beraberinde getirecektir. Çünkü kayıt altında olan sesin ve görüntünün etki alanı da haliyle genişleyecektir.
               
               Tarihler 25 Mart 1857 ’yi gösterdiğinde Scott De Martinville ilk müzik kayıt aleti olan Phonoutograph ‘ın patentini almıştı.
Scott De Martinville ‘nin 9 Nisan 1860 ‘ta kaydettiği kimliği bilinmeyen bir kişi tarafından söylenen bir Fransız halk şarkısı dünyanın bilinen en eski ses kaydıdır.
Kısa bir süre sonra kayıt altına alınan ses sırasıyla fonograf, manyetik ve digital cihazlarla depolanıp ticari bir boyut kazanmıştır.
Müziğin kayıt altına alınıp depolanması etkisini ve gücünü de kanıtlar niteliktedir. Depolanan sesin kolay taşınabilir ve çoğaltılabilir hale gelmesi bir yandan çok büyük kitlelere ulaşmasını sağlarken diğer yandan yapım, ses ve eser boyutunda büyük bir kirliliğe yol açmıştır.Bugün dünya üzerinde kozmetikten sonra en büyük sektör olan müzik piyasasında ki bu kirlilik hazmedilememiş bir gelişimin sonucudur bence.    Makamsal olarak insanların biyolojik ve psikolojik hallerini etkileyen müziğin birçok uygarlıkta tedavi edici yönleri kullanılmıştır.

   Müziğin insan ve toplum üzerindeki bu etkisinin farkına varanlar bu etkiden her yönde faydalanmak istemiştirler. Çünkü tedavi edebilen şey hastada edebilirdi.                       Yüzlerce hatta binlerce yıllık bir kültürün mirası olan müzik çok kısa sürelerde kültürel bir erozyona uğratılarak toplumların ve insanların yozlaştırılmasında yardımcı bir aktör olarak kullanılmıştır ve hala kullanılmaya devam etmektedir.
   
           Müzik tesadüfler sonucu ortaya çıkmamıştır. Tarihi insanlık kadar eskidir ve insan kadar çeşitlidir. Bu gün dünya üzerinde en çok konuşulan dildir müzik! Müziği bu kadar değerli kılan şey hem sanat hem de bir bilim oluşudur.
 Çünkü insan ilahi bir bilim ve ritim üzerine kurulu kâinatı bilim ve ritim üzerine yaşamaya çalışan biyolojik ve sosyal bir varlık değimidir.

                                                                                                                    Adem tuzcu