Gönderen Konu: Turna'nın Kalbi Yeniçeri Yoldaşlığı ve Bektaşilik  (Okunma sayısı 1010 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı @sen@

  • Premium Üye
  • *******
  • İleti: 4979
  • Rep Puanı: +100/-0
Turna'nın Kalbi Yeniçeri Yoldaşlığı ve Bektaşilik
« : Eylül 29, 2010, 07:12:30 ÖS »


Erdal Küçükyalçın
Boğaziçi Üniversitesi Yayınları

15 Haziran 1826'da Kara Cehennem Paşa tarafından Yeniçeri karargâhının kapısına yaptırılan top atışları, köklü bir Osmanlı kurumunun sonuna işaret etmekteydi. Yeniçeri Ocağı kendi hamileri olan Sultan II. Mahmud tarafından normal şartlarda 'küffara' karşı savaş anlamına gelen Sancak-ı Şerif açılarak yok edilmişti. Böylece dinî bir mahiyet kazanan bu ihtilal, ertesi gün şeyhülislamın başkanlığında toplanan ulemanın Bektaşi tarikatının topyekün imhasına karar vermesiyle devam etmişti. Oysa Osmanlı ordusunun kalbini teşkil eden yeniçeri ocağını kuranlar, padişahın yakın koruma ordusunun Bektaşi olmasına karar vermemişler miydi? 'Türk'e verilerek' Türk yapılan ve İslam adına 'küffar' ile savaşanlar da yine bu Hıristiyan doğmuş devşirme çocuklar değil miydi? Ne olmuştu da bu köklü kurum bizzat hamileri tarafından düşman ilan edilebilmişti? Bu kitap kuruluşundan 'bozuluşuna' kadar Yeniçeri Ocağını, Yeniçeri Yoldaşlığını ve Bektaşi Yolunu ele almaktadır.
Zordur benimle yürümek. Bunu benimle yola çıkanlar bilir, hepsi yarı yolda gittiler. Suç kimde? Ben zoru seviyorum, onlar sevmiyor. Yapacak bi şey yok. Suçum var mı? Tabi ki var. 'Zor yola, kolay kişilerle çıkmak en büyük hatam'.