Gönderen Konu: Manevi Duyguları Coşturan Recep Ayı  (Okunma sayısı 995 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı kuleva yavuz

  • Premium Üye
  • *******
  • İleti: 1285
  • Rep Puanı: +39/-1
Manevi Duyguları Coşturan Recep Ayı
« : Temmuz 30, 2008, 06:21:34 ÖS »
Değerli okuyucularım ve hemşerilerim.
Temmuz 4 cümaa günü üçayların başlangıcı Recep ayı(şehrullah) i idrak edeceğiz.
Bu sede bu mubarek üç aylara bizi kavuşturan Yüce Mevlaya şükürler olsun.
Bundan dolayı(Ellahumme bariklena fi recebe ve şağban ve belliğna ramazan) ''Allahim Recep ve şağban ayını bize mubarek kıl ve ramazana böyle bizi ulaştır '' Diye devamlı düa etmemizi Peygamberimiz buyurmuştur.
Selmân-ı Farisi (r.a.) Hazretlerinden Tarık bin Şihab, ondan A'meş, ondan Süfyan bin Uyeyne... Şeyhü'l İslâm Hibbetullah bin Mübarek Sekati'den bize haber verildiği üzere Rasûlullah (s.a.v.) receb ayının hilalini görünce Selmân-ı Farisi'ye (r.a.) hitaben: "Ey Selman! Erkek ve kadın mü'minlerden biri recepte her rekâtında Fatiha-i Şerife'yi ile birici rekaatta kafurun süresini (Kulya eyyuhel kafirune) , İkinci rekaatta fatiha ile ihlas süresini okuyarak 4 rekaat namaz kılarsa, recebin birinci günü oruc tutars,a( Birinci günü busene cümaaya raslaması. oruca ondan birgün önce yani perşembe günü başlamak gerekiyor) Allah'ü Teâlâ onun günahını elbette af ve mağfiret eder ve ona yılın bütününü oruç tutmuş gibi sevap verir. O kimse gelecek yıla kadar namaz kılanlardan olur. Ashab-ı Bedr'in ameli sevabı verilir. Receb ayından tuttuğu bir gün oruç için, bir senelik ibadet sevabı yazılır. Derecesi bin kat yükseltilir. Eğer receb ayının hepsini oruç tutsa, bildirdiği şekilde namaz kılsa Allah'ü Teâlâ onu cehennemden kurtarır, cennete müstahak ve orada civar-ı Hakk'ta bulundurur. Bunu bana Cebrail (a.s.) bildirdi: 'Ya Muhammed (s.a.v)! Bu namaz sizinle müşrikler ve münafıklar arasında alâmettir, zira müşrik ve münafıklar bu namazı kılmazlar' buyurdu."
Selman (r.a.) der ki: "Yâ Rasûlallah! Bu namazı ne şekilde ve ne zaman kılayım dediğimde, Rasûlullah (s.a.v.): "Ey Selman! Ayın birinci (kaçıran bu ayın her hangi)günü tarif ettiğim gibi kılarsın Selâm verdiğinde ellerini kaldırıp: 'Lâ ilâhe illahü vahdehu lâ şerikeleh, lehü'l mülkü ve lehü'l hamdü, yuhyî ve yümîtü ve hüve hayyün lâ yemûtü biyedihi'l hayr ve hüve alâ külli şey'in kadîr' ve 'Ya Rabbi! Sen vermek isteyince kimse engel olamaz, Sen mâni olunca, kimse bir şey veremez' dersin."
Recebin İlk Perşembe Günündeki (Regâib Kandili) Oruç:
Yani bu gün, Enes bin Malik'ten (r.a.) Hamid Tavil, ondan Halef bin Abdullah Sayani... Hibbetullah Şeyh Sekatî'nin bize haber verdiği üzere, Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Receb, Allah'ü Teâlâ'nın ayıdır, şâban Ben'im ayımdır, ramazan ümmetimin ayıdır." Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'e: "Yâ Rasûlallah! 'Receb Allah'ü Teâlâ'nın ayıdır' ne demektir?" diye sorulan suale: "Receb, Allah'ü Teâlâ'nın ayıdır. Çünkü Receb, Hakk'ın mağfiretine mahsus bir aydır. Yani Allah'ın azlettiği, mağfiretinin cûş-u hûşa geldiği bir aydır" demiştir. Bu ayda insanlar kan dökmekten, men olundu. Zaten çarpışmaya izin yoktur. Bu ayda Allah'ü Teâlâ Peygamberlerin dualarını kabul etmiştir. Yine bu ayda Allah'ü Teâlâ evliyasını düşmanların elinden kurtarmıştır. Bir kimse Receb ayında oruç tutsa, Allah'ü Teâlâ tarafından üç türlü lütuf ve inayete mazhar olur. Bunlardan biri, Allah'ü Teâlâ onun geçmiş günahlarının tümünü mağfiret eder. İkincisi, ondan sonraki hayatında da onu korur. Üçüncüsü, mahşer yerinde susuzluktan emin olur." buyurdu. Orada bulunanlardan yaşlı ve pir-i fâni birisi ayağa kalkıp: "Yâ Rasûlallah! Ben receb ayının hepsini oruç tutamam" dediğinde, "Sen receb ayının birinci, on beşinci ve sonuncu günleri oruç tut, hepsini tutmuş sevabına kavuşursun. Çünkü sevaplar on misli yazılır; fakat sen receb-i şerifin ilk cuma gecesinde gafil olma ki, melekler o geceye Regâib Gecesi demişlerdir. Zira o gece, gecenin üçte biri geçtikten sonra göklerde ve yerde bir melek kalmaz, hepsi Kâbe-i Muazzama ve etrafında toplanırlar. Allah'ü Teâlâ onların bu toplanmalarına muttali oldukta onlara hitaben: "Ey Meleklerim! Dilediğinizi Ben'den isteyiniz" buyurur. Onlar: "Ya Rabbi! İstediğimiz, receb ayında oruç tutanları mağfiret etmendir" deyip, isteklerini arz ederler Allah'ü Teâlâ: "Ben, receb ayında oruç tutanları mağfiret ettim" buyurmuşlardır."
Recebin Yirmi Yedinci Günündeki (Miraç Kandili) Orucun Fazileti:
Ebû Hureyre (r.a.) Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'den yine Hibbetullah Sekati'nin bize haber verdiği üzere Rasûlullah (s.a.v.): "Bir kimse receb-i şerifin yirmi yedinci günü oruç tutsa, Allah'ü Teâlâ o kimseye atmış ay oruç tutmuş sevabı yazar." O gün Cebrail-i Emin'in Hz. Muhammed'e (s.a.v.) Allah'ü Teâlâ'nın Rasûl'ü olduğunu bildirdiği gündür.
Bu ayın fazileti çoktur. Bu ay Allah'ın ayıdır, Cenâb-ı Hakk Kur'ân-ı Kerim'de: "Beni hem gece hem de gündüz zikredin, sakın gafillerden olmayın"(el-Enfal, 7/205) buyuruyor. İnşallah bu âyet-i kerimeye göre bizler de bin defa 'lâ ilâhe illallah' zikrini, bu mübarek kelime-yi tevhidi söyleyeceğiz. Bin sefer de geceleyin 'Allah' ismini zikredeceğiz inşallah. Bol bol Kurani kerim okuyacağız. Sadaka vereceğiz. Küs olduğumuz kardeşlerimizle barışacağız. Ümmet-i Muhammed'e ve bütün din kardeşlerimize hayırlı dualar edeceğiz. Mümkünse zekâtlarımızı çıkarıp, zekâtlarımızı şimdiden hesap edip fakirlere verirsek sevinirler ve Ramazan orucunu rahat rahat tutarlar. Komşularımızın fakirlerine, dul, yetim veyahut da çalışıp da iaşesini temin edemeyenler de var. Onlara da yardımcı olacağız. Allah hepimizden razı olsun inşallah
Şöyle küçük bir misal vermek istiyorum: Komşularımızda ne kadar iyi insanlar çoğalırsa o yörenin insanları rahat ederler; fakat o bulunduğumuz yerde birkaç tane muzır insan olursa orayı huzursuz ederler. Herkesi huzursuz ederler. İnşallah biz de Peygamber Efendimizin güzel ahlâklarını alışacağız, onları mümkün mertebe yaşayacağız. Yani halka lisanımızla değil hâlimizle anlatacağız inşallah. Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde yine şöyle buyurmuşlardır: "Bir kişinin namaz kılması, oruç tutması, hacca gitmesi sizi aldatmasın. Onun muamelesine bakacaksınız." Diğer hadislerinde ise: "Eddînü muamele/Din muameledir." Bir insanın muamelesi nasılsa dini odur. Namaz, oruç, hac yani bunlar ölçü değillerdir. Bunlar bizim vazifelerimizdir. Cenâb-ı Hakk'ın emirleridir ve yapacağız. İnsanın hareketleri, muamelesi ne yapar? İnsanı gösterir. Hz. Ömer (r.a.) ne güzel bir ölçü getirmiştir: "Bir kimseye iyi diyebilmek için ya onunla yolculuk yapacaksınız, ya onunla bir alış veriş yapacaksınız ve yahut da komşuluk yapacaksınız. O zaman o insan ortaya çıkar. Ondan sonra görebilirsiniz."

Cenâb-ı Hakk inşallah bu güzel ahlâkları, Güzel Efendimiz'in getirdiği kuralları yaymak için hepimize şuur versin, gayret versin inşallah. Efendimiz (s.a.v.) bir hadis-i şeriflerinde buyurmuş ki: "Hayırda yarışın." İnşallah biz de bundan böyle hayırda yarışacağız. Allah hepimizden razı olsun. Kandiliniz Mubarek olsun.........Saygılarımla

               K     u    L  e   V   a   Y    a   V    u  Z  

Çevrimdışı *Laz kızı*

  • بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّح
  • Co-Admin
  • *
  • İleti: 36918
  • Rep Puanı: +616/-19
  • بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّح
Ynt: Manevi Duyguları Coşturan Recep Ayı
« Yanıtla #1 : Temmuz 31, 2008, 10:13:34 ÖÖ »
bu mübarek günleri  güzel geçirmeliyiz, çünkü ya kısmet tekrarına geçmeye..!!! Bu günümüze bzileri kavuşturan mevlaya şükürler olsun..Allah razı olsun...teşekkürler kardesim.. :-*
"İnsanların En Hayırlısı, İnsanlara Faydalı Olandır." Hz.Muhammed (S.A.V)..!!!"