Gönderen Konu: Sabahattin Eyüboğlu (1908, Akçaabat – 13 Ocak 1973, İstanbul)  (Okunma sayısı 1230 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı blackseastorm

  • Banned
  • *
  • İleti: 187
  • Rep Puanı: +50/-1
  • Ne Mutlu Türküm Diyene
Deneme ve eleştiri yazarı, sanat tarihçisi, çevirmen. Türk kültürünün kökenlerine ve sorunlarına eğilen yazılarıyla çağdaşlarını ve kendisinden sonra gelen kuşakları etkilemiştir. Ressam ve şair Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun ağabeyidir. Trabzon lisesinin son sınıfındayken, üniversiteye öğretim üyesi yetiştirmek için açılan sınavı kazanarak Fransa’ya gönderildi (1928). İki yıl Dijon, bir yıl Lyon Üniversitesi’ne devam ettikten sonra bir yıl Paris’te kalıp Sorbonne’da dersleri izledi (1931). Ertesi yıl İngiltere’de İngiliz dili ve edebiyatı üzerine incelemeler yaptı. 1933’te Türkiye’ye dönünce, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız dili ve Edebiyatı bölümü’nde doçent oldu. 1938’e değin Milli Eğitim Bakanlığı müfettişliği, Talim ve Terbiye kurulu üyeliği, Tercüme bürosu başkan yardımcılığı gibigörevlerde bulundu. 1939-47 arasında Hasanoğlan Köy Enstitüsünde ders verdi. 1946’da çok partili rejime geçtikten sonra köy enstitülerine karşı yürütülen kampanya sırasında Tercüme Bürosu’ndaki ve Hasanoğlan’daki görevlerinden uzaklaştırıldı. 1947’de Paris’e gitti. Dönüşünde yeniden MilliEğitim bakanlığı müfettiliğine atandı; İstanbul Üniversitesi Fransız dili ve Edebiyatı Bölümü’nde karşılaştırmalı Türk-Fransız edebiyatı, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ile İstanbul Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nda sanat tarihi dersleri verdi.

27 Mayıs hareketinden sonra üniveristeden uzaklaştırılan 147 öğretim üyesi arasında o da vardı. Yeniden göreve çağrılınca İTÜ’dekiişine döndü. Babeuf’ten Vedat Günyol’la birlikte çevirdiği Devrim Yazıları (1963) adlı kitaptan ötürü Türk Ceza Kanunun 142.maddesi uyarınca yargılandı; 1966’da aklandı. 12 Mart döneminde gizliörgüt kurdukları savıyla Vedat Günyol ve Azra Erhat’la birlikte tutuklandı; yargılama sonunda aklandıktan kısa bir süre sonra öldü.

İlk yazısı 1930’da Ankara’da Hakimiyet-i Milliye gazetesinde yayımlanan Eyüboğlu, 1930’larda Tan, Varlık, Ağaç, Kültür Haftası gibi dergilerdeki deneme, eleştiri ve incelemeleriyle dikkat çekti. Bu sırada şiir ve müzik, öz şiir sorunu, yabancı dil ve kültür,sanatta içtenlik gibi daha çok genel sanat kavramalrı ve dil sorunları üzerinde durmuştu. Yazarlığının asıl etkili ve verimli dönemi 1940’larda başladı. Tercüme, Yaprak,Yeni Ufuklar, Tanin, Cumhuriyet gibi dergi ve gazetelerde yayımladığı yazılarıyla kültürün maddi temellerini araştıran, halk değerlerine yönelen hümanist bir düşüncenin öncülüğünü yaptı. Yaprak dergisinde Yeni Şiir hareketinin toplumsal bir içerik kazanmasına katkıda bulundu. Orhan Veli, Cahit Külebi, Ceyhun Atuf Kansu, Mehmet Başaran, Halikarnas Balıkçısı gibi şairleri ele alarak tek tek değerlendirdi. Kültür yaşamına yeni bir edebiyat anlayışının ve dil devriminin yerleştiği bir dönem olan 1950’lerin sonlarında ise yazılarında emperyalizm ve kültür ilişkileri sorununa ağırlık verdi.

Sabahattin Eyüboğlu Türk kültürü konusunda Halikarnas Balıkçısı ve Azra Erhat’la birlikte yeni bir Anadoluculuk görüşü getirdi Ona göre Türk kültürü Anadolu’da daha önce yaşamış eskitoplumların kültürlerinin bir uzantısıydı. Böylece Türk kültürünün kökenini Orta Asya’da aramak, çağdaş Batıkültürüne dolaysızca bağlanmak kadar yanlıştı. Batı kültürünün kaynağı olan Yunan kültürü Anadolu’da büyüyüp gelişmişti. Eyüboğlu ve arkadaşlarının Anadolu hümanizmi kavramı ilkçağ Anadolu toplumlarının kültürlerinden kaynaklanıyor, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerini içine almıyordu. Böylece laik ve maddi içerikli bir kültür ortamı yaratılacaktı.

Eyüboğlu Eski Anadolu uygarlığı konusunda 11 tane de belgesel film yaptı. Bu dizinin ilk filmi olan Hitit Güneşi 1956’da Berlin Film Şenliği’nde ikinci oldu. Eyüboğlu 1966’da Sinematek’in kurucuları arasında yer aldı. Çeviri alanında ise Fransız,İngiliz, Rus, Yunan ve Latin edebiyatından birçok klasik yapıtı çevirerek önemli bir boşluğu doldurdu.

Mavi ile Kara (1960) adlı denemeler kitabıyla AtaçArmağanı’nı, M. Ali Cimcoz’la birlikte yaptığı Platon’un Devlet’inin çevirisiyle1959’da Türk Dil Kurumu Çeviri Ödülü’nü kazandı.

Öbür önemli yapıtları arasında Fransız realizmi (1940), Avrupa Resminde Gerçek Duygusu (1952), Yunus Emre’ye selam (1966, 1988),Pir Sultan Abdal (1977,1988), Köy Enstitüleri üzerine (1979), Gökyüzü mavi kaldı (1970,1990), Bütün Yazıları (1981) vardır.
Biz Karadeniz ' in asi çocuğunu kaybetmedik . Biz Kazım ' ı , yani Karadeniz ' in hırçın çocuğunu notaların sonsuzluğuna uğurladık . Ve Köroğlu , Dadaloğlu , Aşık Veysel gibi kuşaktan kuşağa yaşayacak , yaşatacağız . Sen Bizimlesin Kazım....

Çevrimdışı USTAD

  • Paylaşımcı Üye
  • ****
  • İleti: 204
  • Rep Puanı: +19/-0
  • NOKTA KADAR MENFAAT İÇİN VİRGÜL KADAR EĞİLME
Ynt: Sabahattin Eyüboğlu (1908, Akçaabat – 13 Ocak 1973, İstanbul)
« Yanıtla #1 : Mayıs 10, 2007, 08:33:53 ÖS »
Bilgiler için teşekkürler
MÜSLÜMANIM TÜRK ÜM TRABZON LUYUM BUNDAN ÇOK ŞEREFLİ ÇOK GURURLUYUM.