Gönderen Konu: Mehmet Zahit Kotku hazretleri anlatıyor...!!  (Okunma sayısı 2056 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı *Laz kızı*

  • بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّح
  • Co-Admin
  • *
  • İleti: 36918
  • Rep Puanı: +616/-19
  • بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّح
Mehmet Zahit Kotku hazretleri anlatıyor...!!
« : Kasım 13, 2008, 09:29:02 ÖÖ »
13 Kasım 1980 Perşembe günü ebediyete intikal eden ünlü İslam Alimi Mehmet Zahit Kotku Hazretleri, vefatının 28. yıldönümünde anılıyor.

Yakınları ve gönüldaşları Kotku Hazretleri'ni Süleymaniye Camisi haziresinde bulunan mezarı başında okuyacakları hayır duaları ile yadedecekler.

Mehmet Zahid Kotku Hazretleri kimdir?


Nakşi şeyhi Mehmet Zahid Kotku, 1897 yılında Bursa’da doğdu. Kafkasya kökenli olan Kotku, Nakşibendiliğin Gümüşhanevi dergâhında dini eğitim aldı. Anadolu’da çeşitli köy ve kasabalarda imamlık yaptıktan sonra 1958 yılında İstanbul Fatih’teki İskenderpaşa Camii imamlığına tayin edildi. Vefatına kadar da bu caminin imamlığını sürdürdü. 13 Kasım 1980 yılında vefat etti ve Süleymaniye Camii’nin haziresine defnedildi.

Nakşilerin en önemli isimlerinden biri olan Kotku’nun rahle-i tedrisinden pek çok siyasi geçti. Genelde üniversite talebelerine ders veren Kotku, bu sayede hem bürokraside hem de politikada tanınmış öğrencilere sahipti. Bir dönem Milli Selamet Partisi (MSP) ve Adalet Partisi (AP) içinde sözü dinlenir bir güce sahip oldu. İskenderpaşa cemaatinin ilk şeyhi olan Kotku’nun yetiştirdiği talebeler arasında Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Recai Kutan, Korkut Özal gibi Türk siyasi hayatına damga vurmuş ünlüler var.

ARKAMDAN AĞLAMA..!!

Öldüğüm gün tabutum yürüyünce
Bende bu dünya derdi var sanma.
Bana ağlama, "yazık yazık!" "Vah vah!" deme.
Şeytanın tuzağına düşersen vah vahın sırası o zamandır.
Yazık yazık asıl o zaman denir.
Cenâzemi gördüğün zaman "elfirak, elfirak!" deme.
Benim buluşmam asıl o zamandır.
Beni mezara koyunca elvedâ demeğe kalkışma
Mezar Cennet topluluğunun perdesidir.
Mezar hapis görünür amma,
Aslında canın hapisten kurtuluşudur.
Batmayı gördün ya, doğmayı da seyret
Güneşle aya batmadan ne ziyan gelir ki?
Sana batma görünür amma
Aslında o doğmadır, parlamadır.
Yere hangi tohum ekildi de yetişmedi?
Neden insan tohumu için
Bitmeyecek, yetişmeyecek zannına düşüyorsun?
Hangi kova suya salında da dolu olarak çekilmedi?
Can Yusuf'un kuyuya düşünce niye ağlarsın?
Bu tarafta ağzını yumdun mu o tarafta aç!
Çünkü artık hay-huy'un,
Mekânsızlık aleminin boşluğundadır.


Alıntı

« Son Düzenleme: Kasım 13, 2008, 09:36:17 ÖÖ Gönderen: *Laz kızı* »
"İnsanların En Hayırlısı, İnsanlara Faydalı Olandır." Hz.Muhammed (S.A.V)..!!!"